Kaybolan İkiz Sendromu, çoğul bir gebelikte bir bebeğin erken dönemde kendiliğinden kaybıyla sonuçlanan bir durumdur ve çoğunlukla tek bir sağlıklı bebekle sonuçlanır. Bu terim, bir bebek kaybolurken diğerinin sağlıklı bir şekilde devam ettiği her türlü çoğul gebelik için kullanılabilir. Ancak bu tanımlama genellikle ilk trimesterde meydana gelen kayıplar için kullanılır.
Kaybolan İkiz Sendromunun Yaygınlığı Nedir?
Bazı çalışmalara göre, iki fetüslü gebeliklerin yaklaşık %36’sında ve üç veya daha fazla fetüslü gebeliklerin %50’sinden fazlasında, gebeliğin 12. haftasından önce bu sendromla karşılaşılmıştır. Ancak, bu sendromun bazen fark edilmeden daha yaygın olabileceği düşünülmektedir. Diğer yandan, 20 haftayı geçen süreçlerde çoğul gebeliklerde ikizlerin %2,6’sı ve üçüzlerin %4,3’ü fetal ölümle sonuçlanabilmektedir. Fakat bu oranlar, genelde kaybolan ikiz sendromu olarak kategorize edilmez.
Belirtiler
İkiz kaybı durumunda vajinal kanama, lekelenme gibi düşük belirtileri gözlemlenebilir. Pelvik ağrı ya da rahim krampları gibi diğer semptomlar da ortaya çıkabilir. Bu tür belirtiler özellikle hamileliğin ilk trimesterinde belirginleşebilir, fakat bazen fark edilmeyebilir. Eğer hCG seviyeleri takip ediliyorsa, bu sendromda seviyelerin normal bir ikiz gebelikte beklenenden daha yavaş arttığı gözlemlenebilir. hCG seviyelerinin düşüklüğü, implantasyonun ilk evrelerinden itibaren ortaya çıkar. Bu durumun, ebeveynlerin yaptığı ya da yapmadığı bir eylemle ilişkili olmadığını bilmek, onlara rahatlama sağlar.
Teşhis
Kaybolan ikiz sendromunun teşhisi çoğunlukla ultrason yardımıyla yapılır. Eğer erken bir ultrason, ikiz gebeliği gösteriyorsa fakat ebeveynde düşük semptomları ya da beklenenden düşük hCG seviyeleri gözlemleniyorsa veya Doppler ile sadece bir bebekten kalp atışı tespit ediliyorsa, bu durum kaybolan ikiz sendromuna işaret edebilir.
Bir takip ultrasonu, ikizlerden birinin kaybını doğrulayabilir. Bu ultrason, sağlıklı gelişen bir bebeği, geri çekilen diğer ikizle birlikte gösterebilir. Doğumdan sonraki plasenta incelemesi de bu durum hakkında önemli bilgiler sunabilir. Eğer ikiz kaybından önce herhangi bir ultrason yapılmamışsa, kaybedilen ikizin varlığı kesin olarak belirlenemeyebilir.
Kaybolan İkiz Sendromunun Sebepleri
Çoğul bir hamilelikte bebeklerden birini kaybetmek, ebeveynlerin yaptığı ya da yapmadığı herhangi bir eylemle doğrudan ilişkili değildir. Kaybolan ikiz sendromunun bazı durumları kromozomal anormalliklere dayanabilirken, birçok durumda, ikizlerden birinin neden kaybolduğunu belirlemek zordur.
Son dönemlerde, kaybolan ikiz sendromunun daha sık görüldüğüne dair gözlemler vardır. Bu artış, erken ultrasonlarla tespit edilemeyen birçok kaybolan ikiz vakasının bulunmasından kaynaklanıyor olabilir. Teknolojik gelişmelerin bu trendde etkili olabileceği düşünülmektedir. Ayrıca, doğurganlık tedavilerinin popülaritesinin artması, çoğul gebelik riskini yükselterek bu durumu etkileyebilir.
Kaybolan İkiz Sendromunu Etkileyen Potansiyel Faktörler
Kaybolan ikiz sendromunun kesin nedeni genellikle belirsiz olsa da, bazı potansiyel risk faktörleri şunlar olabilir:
- İleri anne yaşı, özellikle 30 yaşından sonrası
- Yardımla üreme teknikleri (ART) kullanımı
- Plasentanın boyutunda ya da yapısında anormallikler
- Bazı genetik veya teratojenik etmenler.
Tedavi ve İzleme
Kaybolan ikiz sendromunun ilk trimesterinde meydana gelmesi durumunda genellikle özel bir tedavi gerekliliği bulunmamaktadır. Ancak, hamileliğin daha ileri dönemlerinde ikizlerden birinin kaybı gerçekleşirse, erken doğum, enfeksiyon ya da kanama gibi riskler söz konusu olabilir. Bu tür risklere karşı doktorlar uygun tedavi yönlendirmesi yapabilirler.
İkizlerden birinin kaybolmasının hamilelikte bazı komplikasyonlara yol açabileceği yönünde belirli kanıtlar bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar, kaybolan ikiz sendromuna sahip hamileliklerin sonucunu, ikiz kaybı yaşanmayan veya sağlıklı iki ikize sahip olan hamileliklerle karşılaştırmıştır. Araştırmalar, genelde kaybolan ikiz sendromu olan bebeklerde doğum kusurları ve komplikasyon riskinin bir miktar daha yüksek olabileceğini göstermektedir, özellikle ikizin 6 ila 8. gebelik haftaları arasında kaybedildiği durumlarda.
Bu potansiyel risklere karşı, eğer kaybolan bir ikiz durumu mevcutsa, doktorunuz hamileliğinizi daha sıkı bir şekilde izlemek isteyebilir. Ancak, kaybolan ikiz sendromu vakalarının büyük bir kısmında, hayatta kalan ikizin sağlıklı gelişim gösterdiğini aklınızda bulundurmalısınız.
İkizin Kaybolmama Durumu
Kaybolan ikiz sendromunda çoğunlukla kaybedilen ikiz, anne vücudunda emilir ve bu nedenle doğumda ikize dair herhangi bir iz bulunmaz. Ancak eğer kayıp, gebeliğin 15. ila 20. haftaları arasında gerçekleşirse, geride kağıt kadar ince bir fetüs kalıntısı, yani papiröz bir fetüs olabilir.5
Bazı nadir durumlarda, kalan ikizde, saç veya diş gibi fetal doku kalıntıları bulunan bir teratom tümörü meydana gelebilir, ancak bu durum bebek için tehlike arz etmez.
Duygusal Süreç
Kaybolan ikiz sendromu teşhisi aldıysanız, iç içe geçmiş duygular yaşamanız doğaldır. Bir bebek kaybının yarattığı üzüntüyü yaşarken, diğer bebeğin sağlıklı kalmasından dolayı hissettiğiniz rahatlama duygusuyla başa çıkmak zordur. Bu süreçte bir yandan yası yaşarken diğer yandan sağlıklı bebeğinizi beklemenizde bir çelişki yoktur. Her iki bebek için duyduğunuz hisler birbirinden bağımsızdır.
Eğer bu süreçte destek ihtiyacı duyarsanız, bir sağlık profesyoneli ya da ruh sağlığı uzmanı ile iletişime geçmekte fayda var. Onlar size bu süreçte nasıl daha sağlıklı bir şekilde ilerleyebileceğiniz konusunda yardımcı olabilirler.