Yunus Emre Sözleri

Bu sayfada, Türk tasavvuf edebiyatının önde gelen isimlerinden Yunus Emre sözleri ve şiirlerinden alınan dize seçkilerine yer veriyoruz. Bu seçkiler, Yunus Emre’nin aşka dair derin düşüncelerini, hayata karşı özgün bakışını ve insan sevgisini bizlere bir kez daha hatırlatıyor. Sözleri, hem Türkçenin güzelliklerini yansıtıyor hem de derin anlamlar taşıyor.

Yunus Emre’nin aşka, hayata ve insana dair özlü sözleri ve dizeleri, Facebook, Twitter gibi sosyal medya platformlarında da sıkça paylaşılmaktadır. Her bir dize, bireysel deneyimlerimizi, duygusal dünyamızı ve insanlık hali üzerine düşüncelerimizi yansıtan aynalar gibidir. Farklı zamanlarda ve mekanlarda yaşayan insanları aynı duygular etrafında birleştiren bu dizeler, bizlere toplum olarak ne kadar ortak noktalarımız olduğunu göstermektedir.

Resimli Yunus Emre sözlerine de bu sayfada yer veriyoruz. Bu sözler, içerdiği derin anlamlar ve sunduğu görsel deneyimle okuyuculara farklı bir bakış açısı sunmaktadır. Aynı zamanda, Yunus Emre’nin en iyi ve en yeni sözlerini de bu sayfada bulabilirsiniz. Her biri, Yunus Emre’nin felsefesinin ve görüşlerinin harika bir yansımasıdır. Tüm bu sözler, bir araya geldiğinde, Yunus Emre’nin ruhunu, felsefesini ve yaşamına dair düşüncelerini tam olarak yansıtmaktadır.

Anlamlı Yunus Emre Sözleri

Ölümden ne korkarsın, korkma ebedi varsın. Ben gelmedim kavga için, benim işim sevgi için.

Bir kez gönül yıktıysan bu kıldığın namaz değil, yetmiş iki millet dahi elin yüzünü yumaz değil.

Yaratılanı hoş gör, yaradan’dan ötürü.

Mal da yalan, mülk de yalan, var biraz da sen oyalan.

Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur.

Biz gelmedik dava için, bizim işimiz sevda için, dostun evi gönlüdür, gönlere yapmaya geldik.

Kırma dostun kalbini; onaracak ustası yok. Soğutma gönül çiçeğini; sulamaya ibrik yok.

Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen.

Ete kemiğe büründü, Yunus deyu göründü.

Eğer bir müminin kalbini kırarsan, hakk’a eylediğin secde değildir.

Aşk aşığı sır eder, aslanı zincir eder, katı taşı mum eder.

Eğer hor eder, hürmet kişiye sözden gelir. Zehir ile pişen asi yemeğe kim gelir.

Cennet cennet dedikleri, birkaç köşkle birkaç huri. İsteyene ver onları, bana seni gerek seni.

Dervişlik olsaydı taç ile hırka, biz de alırdık otuza kırka.

Benlik davasını bırak, muhabbetten olma ırak, sevgi ile dolsun yürek, hoşgörülü olmaya bak.

Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi vardır.

Aşık olamayan adam, benzer yemişsiz ağaca.

Çok mal haramsız, çok söz yalansız olmaz.

Ne varlığa sevinirim, ne yokluğa yerinirim. Aşkın ile avunurum; bana seni gerek seni.

Tür türlü cefanın adını aşk koymuşlar.

Ey hayat ırmağından su içenler! Gelin sorayım canlara ki güzelliği ne oldu da gidiyor. “Ben hep seninim” diyordu, şimdi neyi buldu da gidiyor?

Kalem eğri dilli, mürekkep siyah yüzlü, kağıt iki yüzlü! Şimdi kalkıp arzumla yazmaya kimi mahrem kılayım?

Hoştur bana senden gelen, ya gonca güI, yahut diken, ya hayattır, yahut kefen. Nârin de hoş, nurun da hoş, kahrın da hoş, lütfun da hoş.

Hiç hata yapmayan insan, hiçbir şey yapmayan insandır. Ve hayatta en büyük hata, kendini hatasız sanmaktır. Dünyada dertsiz baş olmaz. Derdi olanın ahi dinmez.

Maharet güzeli görebilmektir, sevmenin sırrına ermek. Cihan, âlem, herkes bilsin ki şunu; en büyük ibadet sevebilmektir.

Ana rahminden geldik pazara, bir kefen aldık döndük mezara.

Dervişlik baştadır, tacda değil. Kızdırmak odada değil, saçta değil.

Eğer ileride bir gün “keşke” demek istemiyorsan, üç şeyi doğru seç! Eşini, işini, arkadaşını.

Bu dünyaya inanma, vefasını bulamazsın. Ömrünü veren ziyana, çoğu pişman içinde.

Sabah mezarlığa vardım, baktım herkes ölmüş yatıyor, her biri çaresiz olup, ömrünü yitirmiş yatıyor.

Ya Rabbi hayırlı eyle, Muhammed’e yar eyle, kabrimizi nur eyle, kabre vardığım gece.

Az söz erin yüküdür, çok söz hayvan yüküdür.

Olsun be alırma yaradan yardır, sanma ki zalimin ettiği kârdır. Mazlumun ahi indirir sahi, her şeyin bir vakti vardır.

Ya elim al kaldır beni. Ya vasılına erdir beni. Çok ağlattın güldür beni. Gel gör beni aşk neyledi.

Nefis, seni yol da koyan, yol da kalır nefse uyan.

Sabır saadeti ebedi kalır, sabır kimde ise o nasib alır.

Benim uçmak ne gerek, hergiz gözüm ona bakmaz.

İlim ilim bilmektir, ilim kendini bilmektir, sen kendini bilmezsen, bu nice okumaktır.

Söz ola kese savaşı, söz ola kestire başı, söz ola ağulu asi bal ile yağ ede bir söz.

İlim, kendini bilmektir.

Sevelim, sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz.

Bir bahçeye giremezsen, durup seyran eyleme. Bir gönül yapamazsan, yıkıp viran eyleme.

Yorum yapın