Sitemiz, duvar yazılarına meraklı olanlar için bir hazine niteliğindedir. En güzel, en etkileyici ve en anlamlı duvar yazıları sözleri bir araya getirdik. Bu sözler; duygusal, ilham verici, düşündürücü ya da basitçe eğlenceli olabilir. İster kısa ve özlü sözler olsun, ister uzun ve detaylı, duvar yazılarının benzersiz gücü, düşünceleri ve duyguları ifade etme yeteneğindedir.
Duvar yazıları, insanların kendilerini ve dünyadaki yerlerini ifade etme biçimleridir. Anlamlı duvar yazıları, genellikle hayatın karmaşık doğasını ve insan deneyiminin çeşitli yönlerini ele alır. Bu yazılar, bizi günlük yaşamın rutininden çıkarır ve genellikle üzerinde düşünme fırsatı verir. Ayrıca, bu yazıları sosyal medya hesaplarınızda Facebook veya Twitter’da paylaşabilir, bu sayede sevdiklerinizle düşüncelerinizi ve hislerinizi paylaşabilirsiniz.
Son olarak, duvar yazıları koleksiyonumuz sürekli güncellenmektedir. Bu nedenle, yeni ve etkileyici yazıları kaçırmamak için sitemizi düzenli olarak ziyaret etmenizi öneririz. En iyi duvar yazılarını sizinle paylaşmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Kendinizi ifade etmek, ilham almak veya sadece güzel bir söz okumak için ideal bir yer.
En Güzel Duvar Yazıları
Beni almaya gelen Azrail’e ‘seni seviyorum’ desem o da gider mi senin gibi?
O senden binlerce kez gitmişken, sen ona bir kez daha kalmak için çaba sarf ediyorsun ya, kaybediyorsun işte.
İzin verdiğim kadar bilirler beni, gerisi sadece sandıklarıdır.
İnsanın en rahat göründüğü zaman, belki de rol yaptığı andır.
Yüz kişiye ‘Ne yapıyorsun?’ diye sorduk ve hepsi de ‘İyidir, sen?’ cevabını verdi. Hiç kimse ne yaptığını söylemedi.
Alarmı bulan kimse helal olsun, tebrik ediyorum. Yüzyılın en iyi icadı bence ama, kimse inkar etmesin o alarma da erteleme özelliğini bulan kesin Türk.
Bir insanın yakasına yapışmadan önce, elleriniz temiz mi, lütfen kontrol ediniz.
Size en çok yardım eden kitaplar, sizi en çok düşündüren kitaplardır.
Sessizliğim, suskunluğum, sözlerim, şiirlerim, hepsi de işgal altında.
Odama her girdiğinde sanki narkotik ihbarı alıp baskına gelmiş gibi açan anneme yıllardır anlam veremiyorum.
Salgın bir hastalık gibi taşıyorum seni sol göğsümde, şimdi sevmeye çalıştığım herkese seni bulaştırıyorum.
Hani bazı anlar vardır; insanın nefesi kesilir soluksuz kalır, kalbi hızlı hızlı atar… İşte biz buna aşk dedik yardım etmedik. Adam öldü bee! :))
Annesinin altın gününü basan genç, 12 adet çeyrek altın, 1 adet meze kasesi ve 2 tabak kısır ile kayıplara karıştı.
Bu hayatta gülmemi isteyen tek kişi fotoğrafçıydı.
Yemişim aşk acısını. Bu dünyada küçük ayak parmağını sehpaya çarpmak gibi bir gerçek var.
Bir kadının dolaplara sığmayan elbiseleri, ayakkabıları olsun, yine de şu sözü ondan duyarsınız ‘giyecek hiçbir şeyim yok ki’.
Mezarlık girişinde; ‘Bizde gezerdik siz gibi, sizde geleceksiniz biz gibi’ yazıyor. Lan adam ölmüş, hala laf sokuyor ya.
Benim tek belam Sensin, Allah belamı versin.
Komşunun kısır gönderdiği tabağı boş yollamamak için kısır koyup geri gönderilir. Buna kısır döngü diyoruz.
Söyleyin geceye, karanlık bakışlarını dikmesin üzerime.
Vicdanımız, yanılmaz bir yargıçtır, biz onu öldürmedikçe.
Sen gittin gideIi hayat durdu. TV izleyemiyorum, bilgisayarı açamıyorum, baktığım her yer karanlık. Ne olur gel artık elektrik.
Kadın hakkı diye bir şey olmaz. Çünkü hak erkek ismidir.
Bize bir dünya verdiniz ama uğrunda yaşanılacak bir şey vermediniz!
Sürat felakettir. (Kaplumbağa)
Akıllı olup aşık olmaktansa deli olmak daha iyidir.
Gözden uzak olan, gönülden ırak olur. Ama ben seni hala unutamadım.
Yerin kulağı var derler. Benim de kulağım var. Peki, ben yer miyim? HAYIR, YEMEM.
Kusura bakma birader, seni birine benzettim. Olabilir, babam çok gezermiş.
İlahi Azrail sen insanı öldürürsün.
Ulan Azrail sen adamı öldürürsün.
Aşk dünya sofrasında yenilen en büyük kazıktır.
Boş şişelerin değil, geçmeyen günlerin sarhoşuyum.
Her başarılı öğrencinin arkasında kopya olabilir.
Dikkat! Dikkat! 1965 yılında içilen kahvelerin hatırı dolmuştur! Tüm 1965 yılında kahve içenlere duyurulur: Kurtuldunuz!
Bir kazan varmış. Bu kazan çok iyi dans ediyormuş, muhteşem kıvırıyormuş. Bu kazana ne denir? İyi Olan Kazansın.
Otelimizde hamam böceği bulunmaz, fareler onları temizliyor.
Ey yükselen yeni ses! İn ulan aşağı!
İlk görüşte aşka inanır mısın? Yoksa dışarı çıkıp tekrar mı gireyim?
Sen ayrı kıyıda, ben ayrı kıyıda, aramızda dalgalar var. İyi de ben yüzme bilmiyorum ki!
Eğer biz bu dünyanın içine sıçıyorsak bu dünyanın sifonu nerede?
Babama değerimi sordum, ‘Dünyalar kadar’ dedi. Dünyanın değerini sordum, ‘Beş para etmez’ dedi.
Orduya katıl ve öbür dünyayı tanı!
Herkes sakız çiğner ama benim gibi patlatamaz.
Aşk çılgınlığın en zevkli türüdür, öpüşmek ise entegralli.
Bu iş yerinde haftada bir gün sigara içmek yasaktır, o da bugündür.
Vicdanı tertemizdi. Zira onu hiç kullanmamıştı.
Hayat güzel olsaydı doğarken ağlamazdık.
Ben bu gece bekçilik işini gözüm kapalı yaparım, arkadaş.
İnsan bir yaprak, elbet bir gün solacak.
Aşk bir mesele, gel sırtımı kesene.
Polyanayı yapmışlar olsun, arkayı kurtardım ya, demiş.
Acele işe, tuvalette kuyruk olmasın.
Sigara sağlığa zararlıdır.
Birinciler olmasaydı, ikincilerde kazanırdı.
Fabrikadan halka satış vardı. Bir sürü halkım oldu.
AŞK, karşısındakini bulunmaz hint kumaşı sanmanla, hıyarın teki olduğunu anlaman arasındaki geçen zamandır.
Adamın birisi donmuş, karısı da atlet!
Eğer evrende bizden başka uygarlık yoksa, büyük bir yer israfıyla karşı karşıyayız!! 😛
Aşk bir havuzdur. İçine aptallar düşer. Beni ittiler.
Bağırsak kurtları bağırsakta yaşar, bağırmışsak da.
Ya aşkıma karşılık ver, ya da peşinde eskittiğim ayakkabıların parasını.
Boşuna isyan etme, gökyüzü benim kadar ağlayamazsın.
Alkol bütün kötülüklerin anasıdır. Ana gibi yar olmaz.
Dünya bir gündür, o da bu gündür.